Hacı Osman Nuri Kepenekoğlu Hazretleri'nin (k.s.) Menkıbeleri

 

Gece İbadetinin Fazileti

Üstâdımız Hacı Osman Nûri hazretlerine (k.s.a) gece ibadetinin öneminden soruldu. Yavrularım birbirlerinize gayret vererek, teşvik ediniz, hele hele seherlerde uyanık olunuz. Çünkü vakti seherde herkes yatarken Allahü Teâlâ (c.c.) ile kalben baş başa olmak çok zevkli ve kârlıdır. 

 

Gündüz vakti saatlerce yapılan ibâdetlerin, ecir ve sevabını seher vaktinde çok kısa zamân içindeki Mevlâ ve meşguliyette almak mümkündür. Buyurduktan sonra şöyle devam ettiler; günahlar pisliktir ibâdetler ise günahları temizleyendir.

 

Allah (c.c.) râzı olduğu hasletlerden gece ibâdeti günahları temizler denilmiştir ki; günahların hepsi pisliktir, ibâdetler ise temizleyicidir. Büyüklerden Ebu Bekir El Verrâk (k.s.a.) "Dört şeyi talep ettik ve bunları dört şeyin içinde bulduk. Yûce Allah'ın (c.c.) hoşnutluğunu ona itaatte, geçimdeki genişliği kuşluk namazında, dinde selâmeti dilimizi (kötüye kullanmaktan) muhafazada, kalbin nûrunu gece namazında bulduk."

 

Efendimiz (s.a.v) "Sizden biriniz geceleyin kolay gelen ölçüde namaz kılsın. Uykusu gelip uyuklamaya başlayınca da yatsın, uyusun." Buyurarak gecenin bir kısmında uyanık kalınmasını tavsiye buyurmaktadır. Ebud Derdâ (k.s.a)'den rivayete göre Efendimiz (s.a.v.)'e soruldu: "Gecenin hangi namazı efdâldir?". Efendimiz (s.a.v) "Gece yarsındaki namazdır. Ama onu kılan çok az. " buyurdu.

 

Sahih bir hadis de şöyle nakledilmektedir. "Her gece gecenin üçte biri kaldığı zamân Allahü Teâlâ (c.c.) dünya semasına nüzul edip; "Ben Mâlik'im. Bana dûa edenin duasını kabul ederim. Benden isteyene veririm. Benden bağış isteyeni bağışlarım." buyurur.

 

Hadis-i şerifte şöyle buyrulmuştur: "Kul uyuduğu zaman şeytan onun başına üç düğüm atar. (Uykudan kalkıp) Oturup Yûce Allah'ı (c.c.) zikredince bir düğüm çözülür, abdest alırsa ikincisi çözülür, iki rek'at (abdest şükür) namazı kılarsa düğümlerin hepsi çözülür. Bu durumda zinde güçlü, rahat, aksi halde tembel ve huzursuz kalkar. 

 

Rivayete göre Hz. Musa aleyhisselâm meleklere: "Rabbimiz uyur mu?" diye sordu. Allahü Teâlâ (c.c.)'da meleklere Hz. Musa'yı (a.s.) üç gün uykusuz bırakmalarını, uyumasına izin vermemelerini vahyetti. Sonra iki eline, iki dolu bardak almasın istedi. Hz. Musa (a.s.)'da içi dolu iki bardağı eline aldı, bu arada uyku baskın gelip ellerindeki iki bardak yere düşüp kırıldı. Sonra Allah (c.c.) "Ben gökleri ve yeri kudretimle tutuyorum, eğer beni uyku ve uyuklama alsaydı, gökler ve yer yok yolup, giderdi" buyurdu.

 

Hadis'de "Şüphesiz Allah (c.c.) uyumaz ve O'na uykuda yakışmaz" buyurulmuştur. 

 

Beyazıd-ı Bestâmi (r.anh) "Ben gecelerimi kendim için gündüz yaptığımda işte o zaman bana kapalı kapılar açıldı" demiştir.

 

Cabir (r.anh)'den rivayet edilen Hadis-i Şerifte Efendimiz (s.a.v.)'in yanındaydık. O bize "Size cennet odalarından bahsedeyim mi?" dedi. Bizlerde bahset Ey Allah'ın Rasulü (s.a.v.) dedik. Bunun üzerine Efendimiz (s.a.v.) "Cennette, dışarısı içeriden, içerisi dışarıdan görünen odalar vardır. Orada hiçbir kulağın duymadığı, hiçbir gözün de görmediği nimetler ve lezzetler vardır." Buyurdu. "Bu odalar kimindir?" Ey Allah'ın Rasulü (s.a.v) diye sorduğumuzda ise "Selâmı yaygın hale getirenin, yemek yedirenin, oruca devam edenin ve insanlar uykuda iken namaz kılanındır." buyurdu.

 

Çok ibadet eden bir gençten hikaye edilir; "Bir gece zikrimi yaparken uyudum, bir de baktım ki, odanın ön duvarı sanki yarıldı ve oradan daha güzelini hiç görmediğim genç kızlar, aralarında da daha çirkinini hiç görmediğim bir genç kız daha karşımda belirdi. Siz kime aitsiniz ve bu çirkin kız kimin diye sordum. Cevaben biz senin uykusuz geçen geceleriniz bu çirkin olanda senin uykuyla geçirdiğin gecendir. Şayet uykuyla olduğun gece vefat etmiş olsaydın işte nasibin bundan ibaret olacaktır, dediler."

 

Yine buyurdular ki; "Güzel Peygamberimiz (s.a.v.)'in muhtereme kerimeleri Fatımatüz-Zehra (r.a.) devamlı şekilde teheccüd namazına müdavemet ederdi. Onun bu güzel gayretli halinden güzel mevlamız çok razı ve memnun olduğundan çocukları Hasan ve Hüseyin (r.anh) efendilerimiz geceleyin uyandıklarında (annelerine yardım olsun da teheccüdünü aksatmasın diye) Cebrâil Aleyhisselam'ı beşiklerini sallamak ve çocuklarn uyumalar için yardımcı olarak gönderdiği rivayet olunmaktadr. Muhterem ve mübarek üstâdımız "Yavrum bu günde Yûce Rabbimiz rızasıyla amel eden kullarına değerli yardımlarını göndererek salih ve saliha kullarını üzmez, detek ve nusretini devam ettirir." buyururlardı.